HİÇ DUYMAYAN İŞİTME ENGELLİDEN İYİ HATİP OLUR MU ?
Turan Yalçın, sol kulak 110 db, sağ kulak 105 db işitme kaybı olan ve engelli kimliğinde de % 52 engelli yazan bir işitme engelli.
Yalçın şu an 45 yaşında ve aynı zamanda 32 yıldan bu yana işitme engelli. İşitme engeli ile alakalı olarak özel bir eğitim almamasına rağmen ve 32 seneden beri duymamasına rağmen çok kitap okuyarak kendini geliştirmiş.Öğrencilik yıllarında önce sınıfta kalmış, hem de lise 1 de iki sene üst üste, daha sonra okuma ve yazmanın gücünü keşfederek iki Üniversite tamamlamış. Okumayı aşk derecesine sevmesinden dolayı 32 yıldan beri de Tokat yerel basınında yazılar yazıyor.
Turan yalçın, Genç Gelişim dergisi çıktığı zamandan bu yana sıkı bir okuru ve yazarı. Bu dergiyi okuyup, okuduklarını uygulaması sayesinde, hem iletişimi geliştirmiş, hem de, yazarlığı gelişmiş.
Turan yalçın, daha önce Akis yayınlarından çıkan “Hizmetkar lider Recep Yazıcıoğlu” kitabı ile ve Genç Gelişim’deki yazıları ile sizler tanıyorsunuz. Yalçın son olarak nasıl engelli olduğunu anlatan , nasıl hayatla mücadele ettiğini anlatan ve hayatının ilk 20 senesini okurları ile paylaştığı “Anne sesler nerede” kitabı ile yakında okurları ile buluşacak. Ama bu kitabı 2 yıldır yayınlanmadı. İşitme engelli yakınları bu kitabı merakla bekliyor. Yayınevleri ise yayınlamamakta ısrarlı Yalçın “ Ünlü, tanınan bir yazar olsam ne yazarsam yayınlarlardı her halde” diyor
Yalçın sadece yazmakla kalmıyor, her sağlam insanın başaramadığı “ etkili ve güzel konuşma”sı ile okullara konferanslarda veriyor. Son zamanlarda bu konuşmalar Tokat’ta Gaziosmanpaşa Üniversitesinde artmış. Öğrenciler hiç duymayan ama güzel konuşan yazarı ilgi ile dinlemişler.
Ordu Çamaş Kaymakamı ve aynı zamanda akrabası olan Hüseyin tekin ÖDES Projesinde konuşma yapması için davet etmiş ve Türk Telekom YİBO ve Çamaş Lisesi öğrencileri ilgi ile takip etmişler. Yalçın en çok okuyan öğrencilere kitaplar, dergiler hediye ederek destek olmaya çalışmış.
Yalçın ‘ı ilk defa tanıyanlar onun düzgün konuşmasından işitme engelli olduğunu fark edemiyorlarmış. Tokat’ta yaşayan Yalçın, zaman zaman akademisyenler ile de buluşarak, onların da motive olmasını sağlıyor. Hatta bazen hocalar o kadar motive oluyormuş ki derslerine konuk olarak davet ettikleri Yalçın’ın öğrencileri etkilemesine şaşırıyorlarmış.
Yalçın en son geçtiğimiz günlerde 25 yıllık arkadaşı ve Niksar Meslek Yüksek Okulu Müdür Yardımcısı Onur Binbaş’ ın daveti ile Niksar’da Yerel Yönetimler Bölümü öğrencilerine hem kendi başarıları hem de Recep Yazıcıoğlu’nun başarılarını anlatmış. Öğrenciler üzerindeki etkisine 25 yıllık arkadaşı Onur Binbaş bile şaşırmış kalmış.
Yalçın buna rağmen yaptıklarını yeterli bulmuyor ve daha çok insana ulaşmak ve onları motive etmek “ bu engelli hali ile nasıl güzel konuşuyor ve etkili iletişim kuruyorsa , bizlerde sağlam insanlar olarak etkili iletişim kurarak etkili konuşmalarımızla insanları etkileyebiliriz” diye düşünmelerine zemin hazırlamak istiyor. Kendisini misafir edecek her yere gidebileceğini , öğrenci yurtlarında misafir olarak YGS adaylarını , Üniversitelileri , hatta ev kadınlarını ve engelli çocuğu olan ailelere hitap ederek onlara özgüven aşılayabileceğini söylemekte.
Yalçın , konferanslarında başka hatiplerden farklı olarak soru soran öğrencilere kalemler armağan ederek onların etkili sorular sormaya teşvik etmekte ve soruları da Tokat Gazetesinde köşesinde internet sitelerindeki köşelerinde yayınlayarak daha geniş kesimlerle paylaşmakta.
Yalçın, “ işitme engelli Üniversite okuyamaz, yazar olamaz, iyi hatip olamaz” önyargılarını yıkmanın sevincini yaşamış bir engelli olarak işitme engelli okullarında konuşmalar yapmak , işitme engelli aileleri ile buluşarak onların önyargılarını yıkmak, fikirleri ile onlara yol göstermek istemekte. Zaman zaman davetler aldığını ama davet edenlerin yol ve konaklama masraflarını kaçınmalarından dolayı gidemediğini de vurgulamakta.
Yalçın, yaptığı çalışmaları maddi beklenti ile yapmadığını vurgularken, eşi ve çocuklarının ve kendi yakın çevresindeki insanların da motive olduklarını, çocuklarının okulda çok başarılı olduklarını, eşinin yıllar sonra açık liseye yazıldığını ve yabancı dil kursuna gittiğini de vurgulamakta. Yani Yalçın, en yakın çevresinden başlayarak insanları olumlu düşünmeye ve yaşamaya teşvik etmekte. Yalçın” Anlayan insanlar benden olumlu etkilenmekte. İmkanım olsa yurdumuzu karış karış gezerek insanların olumsuz duygu ve düşüncelerinin olumlu hale gelmesi için konuşur, onlara moral verir, memleketime dönüşte de gazetelerde yazarak bir daha motive olmalarına sebep olmak isterdim” diyerek yaşama sevincini paylaşıyor.
Yalçın , hikayeler , oğluna, kızına, dostlarına mektuplar, hikayeler, denemeler yazarak bunları hem internette hem de Tokat Gazetesi köşesinde de paylaşıyor. Yalçın “ ben gençlere hitap etmekteyim ama beni en çok yaşlılar okur ve takdir eder. Eski bakanlarımız Ali Şevki Erek ve Cevdet Akyan sıkı takipçilerimdendi. Tokat eski valisi Recep Yazıcıoğlu da en çok takdir edenlerdi. Hatta beni Erzincan ve Aydın’da işitme engellilere örnek göstererek onların benimle tanışmaları için onları teşvik etmiş” diyerek Recep Yazıcıoğlu’na olan hayranlığına vurgu yapmakta.
Yalçın’ın başarılarını bizler takdir ettik, konu ile ilgilenen okullar ve dernekler sivil toplum kuruluşları Yalçın’ı davet ederek üyeleri , öğrencileri tanıştırarak onların motive olmalarını sağlayabilirler.
“Azmin elinden bir şey kurtulamaz” diyen Yalçın gelişmek isteyen herkese kapsını açık tutmakta.
Özellikle kaymakam, vali gibi yerel yöneticilerin kendisini projeler kapsamında ilçe veya illerine davet etmesini bekleyen Yalçın, yayınevlerinin de kitaplarını yayınlaması durumunda, gazetelerin de kendisini geniş kitlelere tanıtması durumunda çok sevineceğine tekrar vurgu yaparken Kendisine değer veren tüm yerel yöneticilere teşekkür ediyor