Gezi Parkı Eylemlerinin Suçlusu Başbakandır!

Türkiye günlerdir İstanbul’da başlayıp dalga dalga tüm Türkiye’ye ulaşan gezi parkı olaylarıyla yatıp kalkıyor. Başbakan olayların sorumluluğunu “sosyal medya ve CHP’ye” kesip işin içinden sıyrılmaya çalışıyor. Oysa kazın ayağı hiçte öyle değil.
İstanbul’da başlayan gezi parkı eylemi tamamen bir halk eylemi, sokaktaki vatandaşın tepkisidir. Evet tüm toplumsal olaylarda olduğu gibi bu eylemlede de halkın arasına “marjinal gruplar” katılmış provakatif eylemler yapmış olabilir. Fakat araya katılan marjinal gruplar bu olayın tamamen marjinal gruplara mal edilmesine neden olamaz. Hatta ve hatta benim tanıdığım AKP ye oy vermiş 10 larca insan eyleme destek vermiş bizzat gösterilere katılmıştır. Gezi parkında anıları olan yeşile ve doğaya saygılı onbinler, yüzbinler “ben yaparım olur” anlayışına tepki veriyor ve tepkilerini demokratik bir şekilde dile getirmeye çalışıyor. Bunu anlamak için amerikayı yeniden keşfetmeye gerek yok.

Olayların dalga dalga tüm Türkiye’ye yayılmasının nedeni ne sosyal medya, ne CHP ne şu ne budur. Olayların yayılmasının tek nedeni “halkın sesine kulak tıkayan kendi halkına çabulcu diyen Başbakandır.” Tarihini tam hatırlamıyorum ama AKP nin yüksek oy aldığı genel seçimlerin birinin hemen akabinde Başbakan o meşhur balkon konuşmasını yapmış ve “ben bana oy verenlerin değil, oy veren vermeyen tüm yurttaşların başbakanı olacağım demişti.” Şimdi bu sözü söyleyen adama sorarlar, Gezi parkı olaylarını protesto eden yurdun insanı kimin vatandaşı? siz size oy veren %50’nin mi yoksa 70 milyonun başbakanısınız?” Tüm ülke protesto eylemleriyle çalkalanırken sanki herşey süt limanmış gibi olaylardan bahsetmeyen basın kuruluşları mı yoksa olayları an be an paylaşan sosyal medya mı toplumun baş belası?

Başbakan bir suçlu arıyorsa önce kendine baksın. %50 nin oyunu almakla 70 milyonun başbakanı olmak arasındaki o ince çizgiyi bir kere daha düşünsün.