Anadolu sağlık merkezi mikrobiyoloji uzmanı prof. Dr. Salih türkoğlu, son zamanlarda türkiye’de de görülen batı nil virüsü ( West nile virus ) Hakkında merak edilen soruları yanıtladı.
Anadolu sağlık merkezi mikrobiyoloji uzmanı prof. Dr. Salih türkoğlu, son zamanlarda türkiye’de de görülen batı nil virüsü ( West nile virus ) Hakkında merak edilen soruları yanıtladı.
Batı nil virüsü’nün insanları, kuşları, atları ve sivrisinekleri enfekte eden kısacası onlara bulaşıp hastalık oluşturan bir virüs olduğunu vurgulayan anadolu sağlık merkezi mikrobiyoloji uzmanı prof. Dr. Salih türkoğlu, virüs enfeksiyonunun en çok afrika, batı asya ve orta doğu’da görüldüğünü ve son senelerde abd’de ve komşularımızdan, bulgaristan, irak, gürcistan gibi devletlerde de görüldüğünü vurguladı.
Batı nil virüsü’nün ne şekilde bulaştığı hakkında veriler vermekte olan mikrobiyoloji uzmanı prof. Dr. Salih türkoğlu; “batı nil virüsü en sık sivrisineklerle bulaşabilir. Sivrisinekler, virüsü taşıyan kuşu ısırınca enfekte olurlar. İnsanlar da bu ‘enfekte’sivrisinekler onları ısırınca virüsü alırlar. Bu, mevsimsel olarak, sıcak bulunan bahar-yaz ve zamanından önce sonbahar aylarında gerçekleşir. Umumiyetle, bu virüsü farklı bir insandan veya ev hayvanlarından almayız. Kan nakli veya enfekte annenin bebeğini emzirmesi ile virüsün bulaşmış olması yaygınlaşmış değildir. Yalnız ‘teorik’bir bulaşma yolu olarak tıp literatüründe geçer” diye söyledi.
Anadolu sağlık merkezi mikrobiyoloji uzmanı prof. Dr. Salih türkoğlu, batı nil virüsü enfeksiyonunun belirtilerine de değindi. Prof. Dr. Salih türkoğlu; “enfekte şahısların büyük kısmında işaret olmaz. Belirti olarak bulunanlarda da, ‘batı nil ateşi’hastalığı göstergeleri olur. Bunlar; Deride kızarma, ateş, baş ağrısı, bulantı, istifrah, ishal, sırt ve kaslarda yaygınlaşmış ağrı gibi belirtilerdir” diye söyledi.
Belirtilerin, şahsın sinek ile ısırıldıktan sonraki 3 ile 14 gün sonrasında başlamış olduğunu ve 3 ile 6 gün sürdüğünü anlatan prof. Dr. Salih türkoğlu, önemli biçimde hastalanabilen bir takım şahıslarda ise apansız çıkan yüksek ateş, önemli baş ağrısı, ense sertliği, algı bulanıklığı, ellerde titremeler ve kaslarda seğirmeler, havale, koma, kaslarda zayıflama veya kısmi felç gibi belirtilerin yaşanabileceğini söyledi. Prof. Dr. Türkoğlu, bu belirtilerin haftalarca sürebileceğini, nadir koşullarda “ensefalit” veya “menenjit” denen tabloların oluştuğunu ve bunların beyinde kalıcı hasarlara yol açabileceğini de söylediklerine ilave etti.
Batı nil virüsü enfeksiyonunun tedavisi hususunda; “Özgül bir tedavisi yoktur. Hafif belirti sergileyen hastalar birkaç gün içinde tedavisiz iyileşirler. Daha ağır hastalananlara hastanede damar içi sıvı tedavisi desteği gerekebilir” diye söyleyen prof. Dr. Türkoğlu, enfeksiyondan korunmanın en iyi yolunun çevreden sivrisineklerin yok edilmesi olduğunu belirtti. Prof. Dr. Türkoğlu, şahsen alınabilecek önlemleri de şöyle sıraladı.
Sivrisineklerin beslenebileceği, kuşların da kullandığı her çeşit “durgun” sudan uzak durmaya çalışın. ( çiçeklerin tutulduğu sular, havuzlaşmış sular, eski otomobil lastikleri; Bunlar sivrisineklerin beslenebildiği/barınabildiği yerlerdir )
Sineklikleri gözden geçirilerek sağlamlaştırın.
Gün doğumu ve batımı saatleri ve gece hava karardıktan kısa zamanda sonraki saatlerde kapalı alanlarda kalınmalı bu saatlerde dışarı çıkıldığında olabildiğince kapalı elbiseler giyilmeli.
Dışarıda sinek kovucular kullanılmalı.