AYRİYETTEN AGANİGİ NAGANİGİ

Hatırladınız değil mi? 2006 yılının meşhur reklamının çarpıcı sözlerini. Mizansen şöyle: M.Ö 2838 de bir mağara adamı almış önüne fındığı faydalarını anlatıyor. Tansiyona, kolestrole, cilde, kansızlığa, uykusuzluğa, sinire, kemik, diş kuvvetlenmesine birebir diye avuçlayıp avuçlayıp bağırarak sonunda da manalı manalı “ayriyeten aganigi naganigi” diye yerinden fırlayıp göğsüne yumruklarıyla dövüyor sesi vadide yankılanırken. Karısı da mağarada arkadaşı ile oturmuş sohbet ediyor. Bu sırada arkadaşı “bizim bey ateşi buldu” diyor bizim mağara adamının karısı da “o da bir şey mi bizimki de fındığı buldu” diyerek adamın aganigi naganigi feryatlarının olduğu yere doğru koşuyor.

Ne çok anlattın demeyin sakın. Bu reklamla ülke genelinde fındık tüketimi %50 artmıştı o senelerde. Dünya fındık ihtiyacının %75 ini karşılayan ve fındık ihracatında lider ülke sıfatına sahip olan Türkiye’de, bu sene Karadeniz’de yağmur yağmayınca fındık güneşten yandı. Bir an önce toplanması için var gücüyle çalışıldı. Bereketli toprağın şansız insanları yevmiyesi 35 liradan fındık toplamak gibi meşakkatli işe talip oluyorlar. Yamaçlar, ağır dallar onları yorsa da Karadeniz insanı için artık fındıktan başka alternatif kalmadı. Herkesin bir bahçesi var. Karadeniz’in bir başka sembolü balık, yok olmaya yüz tutarken fındığın kıymetini bilmek lazım. Oysaki fındık bahçesi sahipleri, senelerdir tüccar kimlikli 3-5 baronun eline düşmüş durumda. Yani fındığın senelik fiyatını onlar belirliyorlar. Fındık hasatı oldukça zor. Toplaması kadar kurutması, dış yapraklardan ayırması, tekrar kurutması gibi zor evrelerden sonra sunuma hazır olan fındığın 5000 senelik bir mazisi olduğunu biliyor muydunuz?

Peki fındık borsasının Hamburg’da olduğunu? Ne ilginç değil mi? Türkiye fındık ihracatında rekortmen ama borsası Hamburg’da.

Neyse ki bu sene Fiskobirlik yedi yıl aradan sonra fındığı 6 lira civarında alacağını açıkladı. Geçen seneki fiyatın 2.5 lira olduğunu düşünürsek ki bu tüccarın verdiği fiyattı bu rakam çok iyi görünüyor. Bakalım bizim avucumuza kaça gelecek fındık? Hani her gün bir avuç fındık tavsiyesi var ya. Yerine getirmek lazım tabii bakın ne çok şeye faydası varmış… Hem de bu kadar üretim fazlalığı varken. Tüketicinin fındık ağaçlarını söküp yerine kivi dikmesi durumun vahametini gözler önüne seriyor. Kabuğunun bile para ettiği fındığa kiviyle ihanet hiç hoş olmaz. Kivi için ayrı yerler düşünülür ki Karadeniz’e tam uyum sağlaması memleketimize yabancı olan çok faydalı bir meyveyi soframıza getirmiştir. Fındık üreticisi de ne yapsın; istediği fiyatı alamayınca kiviye gönül vermiş son yıllarda.

Hani diyorum şu reklamı bir daha yayınlamaya başlasalar da fındık halkın gözüne tekrar cazip görünmeye başlasa da avuç avuç yenilse; üretici de bundan nasibini alsa.

Hazır her nikahta 3 çocuk az 5 olsun lafları duyulurken…

Yorum yapın