SEO Teknikleri ve SEO’nun Geleceğine Dair

Yiğit Konur: Türkiye’de SEO denilince akla ilk gelen isimlerin başında hep onun adı anıldı. Bir yandan yüksek öğrenimini yaparken diğer yandan, SEO adına dünyadaki gelişmeleri takip edip yeniden sentezleyerek Türk webmasterleriyle paylaşıyor. Türkiye’nin SEO alanında dünyaya açılan kapısı Yiğit Konur ile sektör üzerine yaptığımız zihin açıcı roportaj aşağıdadır.

 

Çok genç yaşlarda Türkiye’nin ilk SEO bloğunu olan etikseo.blogspot.com‘u kurdunuz. Daha sonra burayı seoteknikleri.com‘a yönlendirdiniz. Halen arama haçmi çok yüksek olan SEO kelimesinde Google’de ilk sırada çıkıyorsunuz. Daha önce Can Doğan’la SEO üzerine yaptığımız şuradaki interaktif roportajda Can Doğan’a, “Her alanda olduğu gibi SEO alanında da suistimallerin olduğunu, doğru SEO uzmanı Yanlış SEO uzmanı seçimi yapılırken hangi kriterlerin baz alınması, ortalama bir kullanıcının neye göre nasıl karar vermesi gerektiğini” sorduğumuzda aldığımız cevap şu olmuştu. “Aslıda mantık çok basit madem seo uzmanı arıyorsunuz google da “seo” araması yaparak ilk 10′da bulunan sitelerle görüşebilirsiniz, kendi sektöründe kelimesinde başarılı olamayan başka bir kelimede nasıl başarılı olabilir sorusunu kedinize sorunuz?”

Bu bağlamda, SEO kelimesinde ilk sırada çıktığınız düşülürse, kurumsal yada bireysel siteler tarafından size geri dönüşler nasıl oluyor? Yoğun bir iş teklifi (Arama Motoru Optimizazyonu) alıyormusunuz, Google’de ilk sayfada çıkmanın söylendiği kadar getirisi oluyormu gerçekten?

 

Biz SEOTeknikleri.com‘da ticari bir kaygıdan önce, kullanıcı odaklı bir SEO öğretim portalı planlıyorduk. Aksi bir durum sözkonusu olsa, kurumsal çalışmalarımızı SEOTeknikleri.com üzerinden ilerletebilirdik ancak bu konseptin daha faydalı olduğuna inanıyorum. Yazarların kendi marka çalışmaları açısından da ticari olarak faydalı sonuçlar sağlıyor olsa da, SEO kelimesindeki başarımızı daha çok okuyucuya ulaşabilmemiz için bir fırsat olarak değerlendiriyoruz. Elbette iletişim formu veya bültenim aracılığıyla bana ulaşan müşterilerim oldu, ancak bu konseptin asıl amacı bu değil.

SEO yoğun emek ve çokca zaman alan bir işlemler bütünü olsa gerek. Bildiğimiz kadar üniversite öğrencisisiniz. Kurumsal yada bireysel sitelere danışmanlık hizmeti verirken gereken zamanı nasıl buluyorsunuz? SEO çalışmalarınızı tek başınızamı, yoksa bir ekip halindemi yapıyorsunuz?

Tek başına bir işin altından kalkmak kolay değil. Bir dönem işlerimi tek başıma yürütmeye çalıştığım için sorunlarla karşılaştım. Ancak artık, çoğunluğu Hindistan ve Pakistan’dan olmak üzere geniş bir ekibi organize ederek işlerimi gerçekleştiriyorum. Temel ihtiyaç olan know-how SEOZEO.com.tr ekibinden çıkıyor. Ancak iş gücü ve iş saati gerektiren konularda dış-kaynak partnerlerimize başvuruyoruz. Zaten bu sistemi ABD’deki pek çok yazılım şirketi uyguluyor. Onları modelleyerek bu sisteme geçiş yaptık.

Çeşitli webmaster platformlarında, yabancı ülkelerde SEO adına yazılıp çizilen makalelerin, verilen ip uçlarının uygulanan tekniklerin yıllar sonra Türkiye’de uygulanmaya başladığı, bu anlamda Türkiye’de SEO adına yapılan işlem ve tekniklerin avrupanın çok çok gerisinde kaldığı eleştirisi yapılıyor. Yıllardır bu işin içinde olan biri olarak, size göre bu eleştiri ne kadar doğru, çoğu alanda olduğu gibi SEO alanında da avrupanın çokmu gerisindeyiz? Eğer öyleysek bunun nedeni nedir?

Bu soruya vereceğim cevap, esasen biz içerik sağlayıcılar için bir özeleştiri anlamını taşır. Yurtdışındaki kaynaklardan edinilen bilginin Türkiye’ye taşınması bizim bilgi birikimimiz için çok önemli. RSS readerımda varolan onlarca SEO ve Internet Marketing blogları ile olan ilişkimi kesmemiş olsam da, tecrübelerimizi de ekleyerek bunlar hakkında makaleler yazabilmek için eskisi kadar zaman bulamayabiliyorum. Bilkent Üniversitesi eğitim olarak yoğun bir üniversite ve kolay  bir bölümde okumuyorum. Sizin de bahsettiğiniz üzere SEO sektörü yoğun bir iş gücü ve çalışma disiplini gerektiriyor. Bunu dengeleyebilmekte zorlandığım zamanlar olabiliyor.

Elbette içerik sağlayıcılardan bahsetmişken, her SEO blogunun kaliteli içerikler sunmadığını da belirtmeden geçemeyiz. Daha önceden pek çok içerik sağlayıcı tarafından yazılmış makalelerin düşük edebi yeteneklerle yeniden yazılması sebebiyle çok fazla kaliteli Türkçe kaynağa ulaştığımızı söyleyemeyiz. SEOTeknikleri’nde son dönemde çok fazla içerik sağlayamamış olmamız sebebiyle, biz de sektöre çok ciddi katkı sağlayamıyoruz. Ancak uzun vadeli planlarımız dahilinde, okuyucuları taze ve güncel bilgi ile te

Kişisel bloğunuz olan, yigitkonur.com.tr’de “yiğit konur kimdir?” başlığı altında yazdığınız bir makalede, “SEO uygulamalarına en fazla 10 yıl ömür” biçmişsiniz. Bu süreyi neye dayanarak söylediniz? Size göre Google Ya da diğer arama motorları bu 10 yıllık süre zarfında nasıl bir algoritma geliştirip seo uygulamalarına son verecek?

Nihayetinde, Google şirketine bağlı olarak çalışan arama motoru da bir yazılım ve yüz binlerce satır kodun çalışması ile ekranda gördüğümüz sonuçları bizlere sunuyor. Yapay zeka uygulamaları, kullanıcı alışkanlıklarının analizi ve şu sıralar sıklıkla konuşulan sosyal ağların SEO üzerindeki etkisini göz önüne aldığımızda, bu sektörün uzun vadede dikey bir büyüme yaşayacağını düşünmüyorum. Ancak ölmeyecek tek şey, Internet Marketing sektörüdür. Organik aramalara müdahale minimum hale getirilse dahi, arama motorlarının gelir modellerini oluşturan PPC sistemler asla ölmeyecek. Bu sebepten, geleceğe yönelik kariyer planımı arama motoru reklamcılığının da alt dalı olduğu internet marketing üzerine yapıyorum.

Sizinle ilgili araştırma yaparken yine kişisel bloğunuzda kurduğunuz şu cümleye denk geldik. “Hayatta önemsiz gördüğümüz pek çok şey aslında çok değerli sonuçlara sebebiyet verebiliyor. Örneğin; blogumda yazdığım bir yazıdan faydalanarak sitesini optimize etmiş bir kişi,her ay 100 dolar fazladan kazanıyorsa ve bununla ailesine destek oluyorsa veya kız arkadaşına bir hediye aldıysa,o insana yaşattığı mutluluk bana da yaşattığı mutlulukla eşdeğer oluyor. Gece yatağa yattığım zaman bu küçük şeyleri gözümün önüne getirip mutlu olabilen bir insanım ben.”

Bu cümlelerdende anlaşılacağı üzere SEO üzerine olan çalışmalarınızı sadece kişisel çıkar sağlamak amacıyla değil başkalarınada yardımcı olmak amacıyla yapıyorsunuz. Bir anlamda kamu hizmeti diyebileceğimiz bir hizmet vererek genç Türk webmasterlerine kendilerini geliştirmeleri için kaynak sağlıyorsunuz. Bunu yaparken sınırlarınızı nasl neye göre belirliyorsunuz? Bu güne değin SEO adına olan tüm bilgi birikimizi deşifre etmiyorsunuz herhalde.

En değerli bilgileri bir alanda toplu olarak sunmamız, bizim yıllardır edinmek adına binlerce doları ve saatlerimizi harcadığımız emekleri görmezden gelmemiz anlamına gelir. Bir örnekle açıklamak gerekirse, 2008 yılına kadar link building alanında kendimi gerçekten yetersiz görüyordum. Aynı senelerde, kısıtlı kaynaklarla yaptığım birikimler sonucu yurtdışında bu alanda yetkin üstadlardan birebir kurslar ve setler satın aldım. Buralarda edindiğim bilgi birikimi sayesinde, daha etkili sonuçlar sağlayabilecek bir SEO know-how edinmişken, tüm bilgileri bir araya getirerek blogumda paylaşabilirdim. Bu durum benim harcadığım zamana ve o dönem benim için önemli miktarlar sayılabilecek paralara bir saygısızlık olabilirdi. SEO gibi rekabete dayalı bir sektörde yaptığınız her paylaşımın, müşterilerinizle aynı sektörde olan rakiplerin arkasına rüzgarı vermek olduğunu düşünürsek biraz da haklı olduğumuzu düşünüyorum 🙂

Birazda başarı hikayelerinizi dinlemek isteriz. Sizcede bir sakıncası yoksa, bügüne değin hizmet verdiğiniz kurumsal web siteleri hangileridir. Hizmet öncesi ve sonrası bu sitelerin google sıralamalarında ne gibi değişikler oldu?

Bu konuda size detaylı bilgiler sunmayı çok isterdim ancak SEOZEO olarak imzaladığımız sözleşmelerin çoğunda yer alan gizlilik maddelerine karşın, tüm referanslarımızı sunmamız beni ve ekibimi çok zor durumda bırakır.

Bizimli bu keyifli söyleşiyi yaptığınız için Haber-Engelliler.Gen.Tr olarak çok teşekkür ederiz.

Sektörü aydınlatmaya yönelik olarak sorduğunuz sorular ve çalışmalarımızı araştırıp röportaj teklifi sunma nezaketini gösterdiğiniz için ben teşekkür ederim.