Hastalıklardan korunmak için el temizliğinin önemi

Yemekten önce ve yemekten sonra ellerimizi yıkamak, hastalıkların bulaşmasında alınabilecek en mantıklı önlemlerin başında geliyor. Bilhassa çocuklara bu alışkanlık küçük yaştan itibaren aşılanırsa, büyük hastalıkların engellenmesi büyük oranda başarılabiliyor.

Birçok türde milyonlarca mikroorganizma, el aracılığıyla bulaşarak solunum, sindirim ve göz rahatsızlıklarına yol açabiliyor.

Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim öğretim üyesi Başkanı Prof. Dr. Yusuf Durak, yaptığı açıklamada, sağlıklı beslenme ve yaşamada temizliğin büyük önem taşıdığını belirterek, temizlikte de en önemli noktanın eller olduğunu söyledi.

Elin vücuttaki en önemli mikrop taşıyıcısı durumunda olduğunu ifade eden Durak, el aracılığıyla hastalık yapıcı mikroorganizmaların vücudun hemen her yerine bulaşabildiğini ve bulaştığı yerde hızla çoğalabildiğini bildirdi.

Ne kadar dikkatli olursa olsun eldeki mikropların ağız yolundan mide ve bağırsaklara kadar inebildiğini vurgulayan Durak, şunları kaydetti:

”Elle bulaşan mikroorganizmalar tifo, kolera, dizanteri gibi hastalıklara göz, sindirim ve solunum yolu rahatsızlıklarına, hatta kulakta bile bazı sorunlara yol açabilir. El üzerinde taşınan çok sayıda türde milyonlarca mikroorganizma el aracılığıyla ulaştığı herhangi bir yerde uygun ortamı bulması durumunda çoğalıp, hastalık yapabilir. Her çeşit mikrop farklı hastalıklara yol açabilir. Kişi, elinde ne tür mikrop taşıdığını, nereden ne bulaştığını kesinlikle bilemez ve göremez.”

-ELİNİZİ YIKAYIN AMA SABUN MİKROBU ÖLDÜRMÜYOR-

Durak, su kesintilerinin başladığı bugünlerde tifo, kolera, dizanteri ve sindirim yolu rahatsızlıkları gibi özellikle bulaşıcı hastalıklardan korunmanın birinci şartının el temizliği olduğunu ifade ederek, normal bir temizlik için su ve sabunun yeterli olacağını bildirdi.

Sabunun mikropları öldürmediğinin iyi bilinerek ellerin yıkanmasını öneren Durak, şunları kaydetti:

”Son günlerde elin 20 saniye yıkanması gerektiği söyleniyor. Elin 20 saniye, bol su ile yıkanması diye bir durum olamaz. Sabunun mikroorganizmaları öldürme özelliği yoktur, sadece elden uzaklaşmasını sağlar. Bu yüzden uygun yıkama yeterlidir. Sabun elde iyici köpürdükten sonra ve elin hemen her yerine temas etmesinden sonra su ile iyice yıkanır. Bu yıkamada sabun mikropların tutunmasını önleyeceği için hastalık yapıcı mikroorganizmalar elden suyla akıp gidecektir. Ama (el 20 saniye yıkanmalı) şeklindeki öneri doğru değil. İlaç olsa zaman önemli, ancak mikrobu öldürmeyen bir temizlik aracıyla saatlerce elinizi sabunlamakla birkaç saniye sabunlamak arasında fark yoktur.”

Durak, ellerin sabun köpürdükten sonra iyice ovulup suyla yıkanmasının normal bir temizliği sağlayacağını belirterek, ”Fazla suyla yıkamak da fazla önem taşımıyor. Ancak hastane ziyaretlerinden sonra ya da bir hastaya dokunulmuşsa sabun yeterli olmayacaktır. Alkol temizliği de yapmak gerekir” dedi.

Elinizi nasıl yıkadığınız gibi, kullandığınız sabunun kalitesi de büyük önem arz etmektedir. Merdiven altı diye tabir edilen yerlerden sabun satın almak yerine, alanında uzman kuruluşların üretimini sağladığı sabunları tercih etmek daha mantıklı olacaktır.

Yorum yapın